Ergenlik, bireyin çocukluktan yetişkinliğe geçiş yaptığı; bedensel, duygusal ve sosyal değişimlerin yoğun olarak yaşandığı bir dönemdir. Bu geçiş sürecinde yaşanan çelişkiler, kimlik arayışları ve çatışmalar “ergenlik krizi” olarak adlandırılır.
Ergenlik krizi, her bireyde aynı yoğunlukta görülmez. Ancak bu dönemde; benlik algısının oturması, aidiyet duygusu kazanılması, bireyselleşme çabaları ve otoriteyle yaşanan çatışmalar gelişimsel olarak oldukça doğaldır.
Ergenlik dönemindeki krizler hem davranışsal hem duygusal düzeyde kendini gösterebilir. En sık gözlemlenen belirtiler:
Ani ruh hali değişimleri
Aile bireylerine karşı öfke, mesafe koyma, tartışmalar
Kimlik sorgulamaları (“Ben kimim?”, “Neye inanıyorum?”)
Akran ilişkilerinde hassasiyet ve yön arayışı
Derslere ilgide düşüş veya aşırı hırslı tutumlar
Vücut imajı kaygıları ve özgüven sorunları
Sınır koyma veya kurallara karşı gelme davranışları
Duygusal içe çekilme veya agresyon
Geleceğe dair belirsizlik ve kaygılar
Ergenlik krizleri çok yönlü bir yapıya sahiptir. Biyolojik, psikolojik ve sosyal değişimlerin etkisiyle oluşur:
Hormonel değişiklikler ve bedensel gelişim
Kimlik oluşturma süreci ve bağımsızlık arayışı
Aile içi iletişim problemleri ve otorite çatışmaları
Akran baskısı ve dışlanma korkusu
Akademik baskılar ve gelecek kaygısı
Sosyal medyanın etkisi ve kıyaslanma duygusu
Erken çocukluk dönemindeki bastırılmış duygular
Bu krizler sağlıklı bir gelişim sürecinin parçası olsa da, desteklenmediğinde daha derin psikolojik sorunlara dönüşebilir.
Bu süreçte hem ergenin hem ailenin bilinçli ve sabırlı olması oldukça önemlidir. Baş etme yolları arasında şunlar öne çıkar:
Açık, yargılamayan ve dinlemeye dayalı iletişim kurmak
Ergene birey olduğunu hissettirmek ve saygı göstermek
Sınır koyarken tutarlı ve açıklayıcı olmak
Karar alma süreçlerine ergeni dahil etmek
Görünüşe değil, içsel değerlerine odaklanan geri bildirimler vermek
Kıyaslamadan kaçınmak ve duygusal destek sağlamak
Akran ilişkilerini anlamaya çalışmak, kontrol etmektense rehberlik etmek
Gerekirse bir uzmandan yardım almak
Ergen danışmanlığı, bu dönemde yaşanan karmaşık duyguları anlamak ve sağlıklı baş etme yöntemleri geliştirmek için oldukça etkilidir. Terapi sürecinde:
Ergenin duygularını ifade etmesi sağlanır
Kimlik gelişimi desteklenir
Aile içi iletişim düzenlenir
Özgüven, sınır koyma ve sosyal beceriler geliştirilir
Aileye yönelik rehberlik ile çatışmalar azaltılır
Gizlilik ilkesine dayalı, güvenli bir terapi ortamı; ergenin kendini ifade etmesini ve duygusal gelişimini destekler.
İzan Psikoloji olarak, ergenlik dönemini hem genç hem aile için daha sağlıklı, anlaşılır ve güçlü bir süreç haline getirmek için çalışıyoruz.
Ergenin bireysel ihtiyaçlarına göre yapılandırılmış danışmanlık süreci yürütüyoruz
Aileyle birlikte süreci takip ederek iletişimi güçlendiriyoruz
Kimlik gelişimi, özgüven, sınır koyma gibi konularda gelişim odaklı yaklaşım benimsiyoruz
Bu karmaşık ama bir o kadar da önemli dönemde, hem gençlerin hem ailelerinin yanında oluyoruz.
Terapi süreci, etik ilkelere ve gizliliğe tamamen uygundur. Danışanlarımızla yapılan tüm görüşmeler, kişisel bilgiler ve paylaşımlar üçüncü kişilerle asla paylaşılmaz.
Adres:
Caferağa Mahallesi, Şair Nefi Sokak, Kozlar Apartmanı No:24 Daire:6, 34710 Kadıköy / İstanbul
Telefon:
+90 216 450 4020
E-posta:
merhaba@izanpsikoloji.com
Evet. Ergenlik dönemi; kimlik gelişimi, bireyselleşme ve bağımsızlık arayışı gibi doğal süreçleri içerir. Bu süreçte yaşanan duygusal dalgalanmalar ve çatışmalar gelişimin bir parçası olarak kabul edilir.
Ergenlik genellikle 10–13 yaşları arasında başlar ve bireysel gelişime göre 18–20’li yaşlara kadar sürebilir. Krizlerin süresi, çocuğun kişiliği, aile yapısı ve çevresel faktörlere göre değişir.
Sürekli çatışma, iletişim kopukluğu ve yoğun öfke patlamaları varsa, bu durumu sadece “geçici” olarak görmek yerine bir uzmana başvurmak önemlidir. Uygun destekle hem ergenin hem ailenin süreci sağlıklı atlatması sağlanabilir.
Hayır. Terapi, yalnızca sorun çözmek için değil, gelişimi desteklemek ve ergenin kendini daha iyi tanımasına yardımcı olmak için de tercih edilir. Bu, ergenlikte güçlü bir rehberliktir.
Dinlemek, yargılamadan anlamaya çalışmak, duygularını küçümsememek ve onun bireyliğine saygı göstermek en etkili iletişim yollarıdır. Güç savaşına girmek yerine rehberlik etmek önemlidir.
Çünkü bu dönemde birey hem kendisini hem çevresini yeniden tanımlar. Kendi iç dünyasında yaşadığı karmaşa nedeniyle anlaşılmadığını hissetmesi çok yaygındır. Bu durumda anlayışlı ve sabırlı bir yaklaşım çok değerlidir.
Aslında her iki taraf da değişim içindedir. Ergenin bireyselleşmesine izin verilirken; ailelerin de tutumlarını yeniden gözden geçirmesi, esnemesi ve empatik yaklaşması gerekir.
İçtenlikle, bilimsel temelde.
Kadıköy’de yer alan merkezimizde, her bireyin ihtiyacına özel yapılandırılmış psikolojik destek sunuyoruz.